Mescidi Aksa Havada Asılı Duruyor

Mescidi Aksa İmamı Şeyh Yusuf Selame, bir zamanlar bu mübarek mescitte namaz kılanların sayısının 400 bini aştığına şu an ise 20 bine bile ulaşamadığına dikkat çekerek Aksa ve Kudüs'ün Yahudileştirilmesi planından kurtarılması için Arap ve İslam dünyasından yardım istedi.

Şeyh Selame, “Mescidi Aksa’nın kuşatılması, namaz kılanların sayısını etkiledi. Oysa daha önceleri bazı Cuma namazlarında namaz kılanların sayısının 400 bine çıktığı oluyordu'' dedi.

Şeyh Selame, İsrail yönetiminin iddia edilen tapınağın mübarek Mescidi Aksa’nın enkazı üzerine kurulması için aralarında altın fenerin yapımı da olmak üzere gerekli tüm icraatları bitirdiğini açıkladı. Ardından da Mescidi Aksa’nın şu anda altında açılan tüneller ve kazılar nedeniyle havaya asılı olduğunu, herhangi bir yapay sarsıntı ile hemen yıkılacağını vurguladı.

Şeyh Yusuf Selame, Amerikalı milyarder bir Yahudi'nin Kudüs'ü daraltan Jabal Ebu Ganim yerleşim biriminin inşaası için tek başına 600 milyar dolar bağışladığına işaret ederek Arap dışişleri bakanlarının Kudüs meselesine ilişkin aldıkları son kararların yeterli olmadığını söyledi.

Arap Dışişleri Bakanları 7 Mayıs’ta yaptıkları bir toplantıda, Arap Birliği'ni İsrail'in Kudüs'teki yerleşim icraatlarını ve Mescidi Aksa’nın altındaki kazılarını durdurması için Güvenlik Konseyi'nden bir karar çıkarmasını istemekle yükümlü kılma kararı aldı. Güvenlik Konseyi de geçtiğimiz Pazartesi günü bağlayıcı hükmü bulunmayan bir bildiri yayınladı. Bu bildiride Doğu Kudüs'teki yerleşimin durdurulması çağrısında bulunulmuşsa da İsrail'in Aksa Mescidi altında sürdürdüğü kazılar hakkında herhangi bir şey söylenmedi.

İşte, Mescidi Aksa imamı Şeyh Yusuf Selame’nin sorularımıza verdiği cevaplar:

- Mescidi Aksa büyük bir tehdit altında. İslam dünyasının bu konudakini tavrını nasıl buluyorsunuz? Müslüman liderlerden isteğiniz nedir?

- Müslüman halklar ve liderler artık ortak hareket etmeli ve bir söz etrafından kenetlenmelidirler. Çünkü Kudüs, Aksa ve mukaddesat karşıtı, Yahudi ruhunu şehre yerleştirmek isteyen vahşi bir Siyonist İsrail saldırısı bulunmaktadır. Yahudileştirme icraatları hızla gerçekleştiriliyor. Ayrıca bilindiği üzere şu anki İsrail başbakanı Bünyamin Netenyahu devletin yahudiliğinin tanınması şartı koydu. Bu da Yeşil Hat sınırı içinde yaşayan ehlimizden 1 buçuk milyon Filistinlinin kovulması anlamı taşımaktadır.

Kudüs bugünlerde; kurumlarının kapatılmasından ulusal şahsiyetlerinin takip edilmesine, toprağın yağmalanmasından evlerin yıkılmasına, vatandaşların kimliklerinin alınmasından, ırkçı-ayırımcı duvarın toprağı yutmasına kadar ciddi bir sorunla karşı karşıyadır. Aynı şekilde şehrin tüm Arap manası soykırım ve Yahudileştirilme tehlikesine maruz kalmaktadır. İşgal yönetimi onbinlerce yerleşim birimi kurmaya başladı. Buna ek olarak Aksa Mescidi saldırıya uğramaktadır. Altı kazılmakta yanında bir sinagog kurulmaktadır. Bekçileri, nöbetçileri ve ilgililerinin mescide ulaşması, vakıfların mescidi restore etmeleri engellenmektedir.
İşgal yönetimi, Eski Kudüs Şehri'ndeki (tarihi) Ermeni-Katolik Kilisesi içinde bina inşa etmek için idari yıkım kararı çıkardı. Maalesef dünya, Kudüs'te olan bu saldırıların tümüne karşı gözlerini kapatıp kulaklarını tıkıyor.

- Arap dışişleri bakanları geçtiğimiz hafta Kudüs için Kahire'de toplandı ve dünyayı yahudileştirmenin durdurulmasına çağırdı. Bunu yeterli görüyor musunuz?

- Bu icraatlar yeterli değil. Arap ümmetinin birçok imkânı var. Uluslararası kamuoyunu, Amerika ve Avrupa kamuoyunu etkileyebilecek güce sahip. İsrail hükümetine, arazilere el koymasını, Filistinlilere baskı yapıp onları evlerinden kovmasını, evlerini başlarına yıkmasını durdurması için baskı yapabilir.

Kınamak ve eleştirmek ise yeterli değildir. Çünkü işgal yönetimi daima Arap ve İslam dünyasının tepkisini ölçüyor. Örneğin 69 yılındaki felaket yangın (Aksa Mescidi'nin yanması) sonrasında İslam ülkeleri, sonucunda İslam Konferansı Örgütü'nün ortaya çıktığı bir zirve düzenledi. Ancak sonuçta ne oldu? İsrailliler planları üzere yürümeye devam ediyor biz ise izliyoruz. Bu ne caizdir ne de yeterli.

Amerikalı Yahudi milyoner Meskuch, tek başına Ras El-Amud mahallesinin ortasında Jabal Ebu Ganim yerleşim biriminin inşası için tek başına 600 milyon dolar bağışladı. Bizlerse Kudüs ehli olduğumuz halde hiçbir şey yapmıyoruz.

- 67'deki Aksa ile 42 senelik işgalin ardından şu anki Aksa'yı kıyaslarsak Mescid'in içinde görülen en önemli farklar nelerdir?

- 67 yılında Doğu Kudüs'te bir Yahudi evi bile yoktu. Şu anda ise 60 binin üzerinde Yahudi evi bulunuyor. Hiçbir yerleşimci de yoktu. Şimdi ise 10 binlerce yerleşimci var. O dönemde 100 binlerce Müslüman Aksa'ya namaz kılmaya gidiyordu. Cuma günleri 300-400 bin üzerinde Müslüman Aksa'da namaz kılıyordu.

- Şu anda arkanızda namaz kılanların sayısı kaç?

- Şu an işgalci, Müslümanların Gazze'ye ya da Batı Yaka'ya ulaşmalarını engelliyor. Hatta mavi kimlik sahiplerinden bile (48 Filistinlilerinin sahip oldukları İsrail kimliği) en az 50 yıldır Aksa'da namaz kılmaları yasak olanlar var.

İşgalci onların Aksa'ya ulaşmalarına izin vermiyor. Hatta Aksa'nın bekçilerini bile engelliyor. Şu anda Aksa'da bazı Cuma namazlarında namaza katılanların sayısı 50 bini geçmiyor. 200 bini geçmesi gereken sıradan Cuma günlerinde bazen sayı ancak 20 bin oluyor.

-Diğer namazlarda katılım nasıl?

- Diğer namazlarda İsrail'in Filistinlilerin Aksa Mescidi'ne ulaşmalarını engellemesi nedeniyle namaza katılanların sayısı sadece 200 oluyor.

Filistin dışından bir kimse Aksa'yı ziyaret edemez. Hatta Beytu’l Lahm'de en son düzenlenen festivallerden bir tanesinde Arap yetlililerden bazıları Aksa Mescidi'ne ulaşmaya çalışmışsa da işgalci güçler onları engelledi.

- Bu durumun, ileride İbrahimi Mescidi'nde olduğu gibi Aksa'nın Müslümanlar ve Yahudiler arasında bölünmesine neden olması mümkün mü?

- Müslümanlar bu meselenin farkındadır ve İbrahimi Mescidi'nde olan taksimin tekrarlanmasına müsade etmeyecektir. İsrailliler bunun planını yapıyor ve şöyle diyor: ''sende 144 dönüm yani 144000 metrekarelik Aksa Mescidi sahası var. Bize bir dönüm ya da kutsal havzayı verin. Ya da yerin üstünü istemiyoruz. Bize yerin altını, 4000 metrekarelik Mervani Mescidi'ni verin. Yerin üstünün hepsi sizin olsun''.

Biz de onlara şöyle diyoruz; ''Aksa İslami bir vakıftır. Yani altı da üstü de vakıftır. Hiç kimsenin Aksa Mescidi'nden ve Filistin topraklarından zerre kadar taviz vermesi caiz değildir. Bu nedenle ümmete diyoruz ki: ey büyük ümmet, Haçlılar Kudüs'ü 80 yıldan fazla işgali altında tuttu. Allah onu İslam'ın sahasına döndürecek birini gönderdi. Peki, şu an bunu yapacak kişi kim olacak?

- Yahudilerin bazı İsrail kehanetlerine istinaden bu yıl ya da 2010 yılında bir tapınak inşa etmeye hazırlandıkları doğru mu?

- İsrail yönetimi, iddia edilen tapınağın mübarek Mescidi Aksa’nın enkazı üzerine kurulması için gerekli tüm hazırlıkları tamamladı.

Aksa Mescidi şu anda tüneller zincirinin üzerinde havada asılı duruyor. Herhangi yapay bir sarsıntı ya da herhangi bir vakitte kalkışacakları bir çalışma Aksa Mescidi'nin yıkılıp parçalanmasına neden olabilir.

İşgalci gazeteler, Aksa Mescidi'nin enkazı üzerine inşasının ardından tapınağın üzerine konulacak 42 kilo ağırlığındaki altından fenerin yapımının tamamlandığını yazdı. Turistlere dağıttıkları fihristte de Aksa'nın yerinde tapınak yer alıyor.

- Mescidin tekrarlanan saldırılardan korunması için yapılan icraatlar var mı?

- Orada tutucuların saldırılarına karşı koyanlar var. Allah'ın evini siyonist saldırılardan korumak için ellerinden gelen tüm çabayı harcayan murabıtlardan ve taifetu'l mansuradan bir grup caminin avlusunda oturmaktadır.

İşgal yönetimi, tutucu Yahudilere caminin avlusuna saldırma ve İsral kurumuna yüzlerce yabancı turisti yarı çıplak mübarek Aksa Camisine sokma, Aksa Mescidi korumalarına defalarca saldırma ve caminin yanında bir yahudi sinagogu açma izni veriyor.

- Müslümanların Aksa Mescidi ile bağlarının artırılması nasıl mümkün olabilir?

- Müslümanların Aksa ile bağları geçici ya da mevsimlik değildir. Peygamberlerinin götürüldüğü yer ve ilk kıbleleri olarak yeryüzünün dört bir yanındaki 1 buçuk milyar müslümanın Aksa ile bağları akidevi bir bağdır. Bu bağ iki noktada hayat bulmaktadır. Bunlardan ilki İsra ve Miraç olayıdır ki İsra olayı mucizelerden bir tanesidir. İkincisi ise Beyt-ül Makdis'in inşallah mahşer ve menşer yeri olacak olmasıdır.

Aksa Mescidi dediğimiz zaman sadece namaz kıldığımız yeri kasdetmiyoruz. Bu kavram aynı zamanda Eski Mescid, Mervani Mescidi, Kubbetu-l Sahra ve tüm kareleri, mihrapları ve avluları da kapsamaktadır. İsra Suresi'nde Allahu Teala'nın ''..çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa...'' kavliyle bahsettiği Aksa Mescidi'nin toplam kapsadığı alan 144 dönümdür.

Çeviren: Defne Bayrak
 

Timeturk