Erbakan, Erdoğan, Ak Parti, Saadet, Milli Görüşçüler CHP ve Kılıçdaroğlu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun özel daveti üzerine, Rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı Anma Gecesi’ne katılarak bir konuşma yapacakmış.

CHP referandumda biraz daha oy alabilmek için Rahmetli Erbakan'ı suiistimal eder, ediyor, edecek, onu anladık da Saadet Partisi neden Erbakan'ı hiç görmemiş, tanımamış yeni müslüman gençlikte 'Erbakan antipatisi’ oluşturmaya çalışıyor, onu anlamadık!

Aklıma özel bir ABD operasyonu veya İran Fitnesi dahil bir çok ihtimal geliyor ama işin esasını bilmiyorum, bulamıyorum.

Erbakan’ın arkadaşları Erbakan’ı neden Erbakan’a ve davasını yüklendiği müslümanlara 90 senedir zulmün en onursuz, en şerefsiz, en ağırını etmiş bir ideolojinin tetikçisini çağırarak anıyorlar, ben anlamadım, anlayan varsa beri gelsin!

Rahmetli Hoca’yı anmak, porno kasetçilerinin dizayn ettiği CHP Genel Başkanlığı’na getirilen Kemal Kılıçdaroğlu’na bırakılıyorsa, bu tenakuz, bu eziklik, bu rezillik Saadet Partisi kurmaylarına yetmez mi?

Biliyorum, şimdi parti yönetimi açıklama yayınlayıp “Kemal Kılıçdaroğlu’nu siz Yenikapı’ya çağırırken iyi de biz bir Anma Gecesi’ne çağırırken mi kötü?” diyecekler.

Şimdiden cevap verelim ki yorulmasınlar:

15 Temmuz sonrasında dünya “F. Gülen Erdoğan’a darbe yapmayı denedi” imajına inandırılmaya çalışılırken düzenlenen Yenikapı Mitingi “F. Gülen Erdoğan’a değil Türk Devleti’ne ve Türk Milleti’ne, bütün Türkiye’ye darbe yapmayı denemiştir ve Türkiye’nin de cevabı işte budur!” cevabının müşahhas halidir.

Dolayısıyla ucuz parti açıklamalarıyla Erbakan’ı Kılıçdaroğlu’na andırma skandalından kurtulamaz Saadet Partisi…

Çok açık söylüyorum, beni Saadet Partisi’nin CHP ile girdiği hiçbir ilişki alakadar etmez, zerre önemsenecek bir durumda değiller ama beni Necmettin Erbakan ilgilendirir.

Rahmetli Erbakan’ı tanıdığımda sanırım 17 yaşındaydım, 1993 yılı gibi hatırlıyorum. Ortaköy’de harika kumrusu ile meşhur Doyum Lokantası’nın sahibi Yusuf Ağabey’in vesilesiyle tanıdığım bu dava adamının 25 Mart 1994 Cuma namazını müteakip düzenlediği tarihi Sultanahmet Mitingi'nde o meydandaydım. Evet, Erbakan "27 Mart'ta bir devri kapatıp, yeni bir devri başlatacağız!" derken o meydandaydım ve 2 gün sonra Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'un Belediye Başkanı olmuş, çok az kişinin bildiği üzere, Erbakan yeni bir devri başlatmıştı... Elhamdülillah!

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı da ilk kez 27 Mart 1994 seçimleri için geldiği Ortaköy’de görmüş, dinlemiştim. Dereboyu Caddesi’nin sonunda, sağdaki kıraathanede, girişte soldaki masa dibinde sandalyeye çıkarak konuşmuştu. Sonra da Ortaköy Sahili’ne inmiş, gezinmişti.

Devrimci bir Müslüman olarak son nefesime kadar madden ve manen tüm gücümle Devrim Lideri Erdoğan'layım, başka hiç kimseye güvenim yok, bilinir ve biline!..

Allah her ikisinin de akıbetlerini cennet eylesin.

Gençler! Aman ha!

Siz Saadet Partisi'ni kale almayın, bu partinin ne olduğu, nereye gittiği belli değildir.

Fikriyat olarak Rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan'la da Milli Görüş Doktrini ile de bir ilgi ve alakası kalmamıştır.

Rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan adam gibi adamdı ve Rabbimizden duamız onu Peygamberlerle komşu kılmasıdır.

CHP hem Erbakan'a hem onun başını koyduğu davanın öznesi olan müslümanlara, ey genç kardeşim, CHP sana bana Erbakan'a Erdoğan’a zulüm etmek için kurulmuş, Emperyalist işbirlikçisi bir işgal projesidir. 

Emperyalizm'in bölgemizdeki operasyonlarının tasarlandığı masa Rand Corporation'dur ve bu odağı bu ülkeye tanıtan, duyuran, bunlara karşı dikkat çeken adam Erbakan'dır.

Genç kardeşim!

Bil ki, bugün bir Tayyip Erdoğan varsa, bu Erbakan sayesindedir!

Saadet Partisi kötü bir miras yediden başka hiçbir şey değildir ve zaten gerek Suriye Diktatörü bebek katili Beşar Esed'le olan yakın muhabbetleri, hayır hayır, elbette 400 bin insan öldürmeden önceki politik yakınlığı değil (!) sonraki ve inadına muhabbetleri hem de Erbakan'ı anma gecesine Kılıçdaroğlu gibi çapsız bir tetikçiyi davet etmeleri, bu miras yediliğin delilidir.

Genç Kardeşim!

Erbakan'ı sev, dua et. Asla Saadet Partisi'ne bakarak onu yanlış tanıma.

Tekrar ediyorum: Saadet Partisi ile Erbakan’ın hiçbir alakası yoktur. Bu parti başta İran olmak üzere birçok odağın güdümüne girmiştir.

Rahmetli Erbakan'ın 'stratejik olarak öyle olması gerektiği için' dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'a getirdiği eleştirilere aldırma.

Rahmetli Erbakan'la Tayyip Erdoğan'ın tam o eleştirilerin olduğu dönemde gizlice ve baş başa görüştüklerini ilk ve bildiğim kadarıyla henüz tek açıklayan ben olmuştum, bu vesileyle hatırlatıyorum ki, aldanıp da rahmetli Erbakan'ı ‘Erdoğan'a karşı bir adam’ sanma.

Erbakan, her kişinin değil er kişinin sokağa çıkıp Müslümanız diyebildiği dönemde İslam'ı meydanlarda haykırmış adamdır.

Saadet Partisi’nin nasıl fikirsel olarak sapkınlığa düştüğünü nasıl omurgasını kaybettiğini anlamak istersen sadece şunu düşün yeter:

28 Şubat’ta Dönemin Lideri Necmettin Erbakan’a saldıran kimdi?

Fetullah Gülen.
Peki bugün Dönemin Lideri Tayyip Erdoğan’a saldıran kim?
Fetullah Gülen.
Peki bugün Saadet Partisi Erdoğan’la mı?
Değil.
Tayyip Erdoğan’a saldıran kim varsa onunla.
Erbakan'a Altın Hırsızı diyen de Erdoğan'a Hırsız diyen de kimdir?
CHP.
Saadet Partisi Erbakan'ı Anma Gecesi'ne kimi çağırıyor?
CHP'yi hem de Kaset Mahsulü Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu!  

Bu rezillik Saadet Partisi'ne yeter de artar!

Cevaplanamaz bir skandaldır bu ama bahaneler üretilebilir, peşinen çürütelim.

Saadet Partisi’nin Erbakan gibi Erdoğan’a karşıymış gibi görünmeye ihtiyacı var mı yani acaba zamanında Erbakan ne için Erdoğan’a dua ederken eleştirir gibi yapıyorsa bugün de Saadet Partisi yönetimi aynı sebepten Erdoğan’a saldırıyor veya CHP ile saf tutuyor gibi yapıyor olabilir mi?

Elbette hayır, çünkü o dönemde AK Parti yeni iktidar olmuştu.
Erbakan ile Erdoğan birlikte fotoğraf verdikleri an Türkiye’deki İşgal Medyası ve tabi CHP (!) ‘İşte bunların gerçek yüzü bu! Bunlar beraberler! Erdoğan’ın Erbakan’dan farkı yok! Erbakan’a ne yaptıysak aynısını Erdoğan’a da yapmalıyız!’ diyecek ve yapacaklardı da…

Erbakan’ın yıllar önce hayalini, planını, projesini kurguladığı Ak Parti, daha o dönemde ölü doğacaktı…

Erdoğan’ın ve partisinin ayakta kalması için Erbakan’ın eleştiriler getirmesi, ilm-i siyaset’ten idi ve öyle de oldu.

Sevgili genç kardeşim!

Saadet Partisi’ne bakıp Erbakan’a sakın antipati duymayasın ama bir ricam daha var:

Sakın ha kendisine Milli Görüşçü diyenlere de antipati duymayasın.

Bil ki, bütün sıkıntı sadece Saadet Partisi yönetimindedir.

Bil ki, Milli Görüşçü dediğin adam hakikaten Milli bir Görüşte ise zaten Erdoğan’la beraberdir, birlikte yürüyordur.

Şahsen zaman zaman böyleleriyle görüşüyorum ve net söylüyorum: Altın parçası insanlar!

Erdoğan’la yürüyen Milli Görüşçüler’in Hem Kur’an’a ve Sünnet’e bağlılıkları hem de Emperyalizm’e karşı duruşları net! Üstelik nice ihale sevdalısı, menfaatperest Ak Partili’den de fersah fersah yüksekte, tevazu içinde bir zirvedeler!

Aziz ve Rahman olan Allah, Rahmetli Erbakan’dan ve bu nefsini fanatizmden arındırıp Erdoğan’la saf tutmuş Milli Görüşçüler’den razı olsun. Saadet Partisi’ne en azından Hoca’yı Anma Gecesi’ne Kılıçdaroğlu denilen kaset kahramanı gudubeti çağırmayacak kadar bir basiret, bir feraset, bir asalet nasip eylesin.

Amin.

***

Biliyorsunuz, kıitap projelerim için yazılarıma, seminerlere ve tv programlarına ara vermiştim ama üstteki durum çok canımı sıkınca yazıverdim, bundan sonra biraz sık yazmaya çalışacağım. Hukuki sıkıntıyı aşmaya çalışıyoruz, aşarsak konferanslarımız bağlamında güzel haberler arka arkaya gelebilir.
***
"Bize Destek Olur musunuz?" kampanyası devam ediyor, desteklerinize dualarınıza teşekkür ediyoruz,  ama durmadan devam etmeliyiz. Bu mücadeleyi sonuna kadar sürdürmeden bırakmayacağım ve diğer konularıma da geçmeyeceğim.

Linkteki hata giderildi, gerekli bilgilere buradan ulaşabilirsiniz:

http://www.analizmerkezi.com/bize-destek-olur-musunuz-62982h.htm

Fatih Tezcan
twitter.com/fatihtezcan